Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, Ulusal Kanal’da yayınlanan Çıkış Yolu programında Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Numan Kurtulmuş’un yeni anayasa açıklamalarını değerlendirerek Kurtulmuş’u istifaya davet etti. Perinçek “Siz Türk milletini bu anayasadan çıkartamazsınız. Türklüğü bu vatandaşlık tanımından çıkartamazsınız” dedi.
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, TBMM Filizi Köşk Sosyal Tesisinde medya kuruluşlarının genel yayın yönetmenleriyle iftar programında bir araya geldi. Burada gündeme ilişkin açıklamalar yapan Kurtulmuş, “Hemen seçimden sonra, belki de anayasa sürecinden daha kolay sonuç alabileceğimiz bir süreç, Meclis’te yeni bir iç tüzüğün gerçekleştirilmesidir. Yeni anayasa meselesi ‘bu anayasadan artık çok bıktık, bu geride kaldı, bunun yerine yeni bir metin yazalım’ konusu değildir. Aslında mesele, bir metin yazmak da değil; bunun ötesinde, 12 Eylül’ün getirmiş olduğu bu antidemokratik yapıdan, o ruhtan Türkiye’nin kurtulmasıdır. Hakikaten siviller eliyle yapılmış, parlamentoda yapılmış, demokrat, kuşatıcı bir anayasanın yapılması Türkiye için elzemdir. Bunun için gayret edeceğiz” dedi.
Yeni anayasa açıklamalarını değerlendiren Perinçek, Numan Kurtulmuş’u istifaya davet etti. Perinçek şunları söyledi: “Meclis Başkanı Sayın Numan Kurtulmuş, Anayasa’yı değiştireceğiz diyor. Yeni anayasa. Ve zaten 34 maddede anlaşmıştık diyor. Kimle anlaşmışlardı? CHP ile… Orada CHP’nin bazı milletvekilleri de mesela Birgül Ayman Güler falan, ona isyan etmişti o zaman. 64 maddenin içinde öyle maddeler var ki en önemlisi, vatandaş tanımından Türk kavramını çıkarıyor. Anayasadan Türk milleti kavramını çıkartıyor. E tabii bunu PKK ile de anlaşırsın. Ve AK Parti, o 2010’lardaki falan o anayasa girişimlerine dönüyor. Yani Fethullah’la falan beraber Türkiye’yi yönettiği, Abdullah Güller’le, Davutoğlu’yla falan beraber Türkiye’yi yönettiği döneme dönmüş oluyor, Numan Kurtuluş’un bu açıklamasına göre… Biz burada bir yorum yapmıyoruz, hiç kimseye suçlama yöneltmiyoruz. Meclis Başkanı gibi AK Parti’nin çok sorumlu, hatta Türkiye Devleti’nin protokolünde de Cumhurbaşkanı’ndan sonra ikinci şahıs değil mi? Protokolda Meclis Başkanı. Ne oldu? Ona Vatan Partisi şiddetle isyan etti, karşı koydu. Bütün Türkiye’de bir seferberlik başlatıldı ve bir milli anayasa komitesi kuruldu. Hasan Korkmazcan gibi arkadaşlarımız o milli anayasa komitesinin başında bulunuyorlardı ve bütün Türkiye’de toplantılar yapıldı. Biz o zaman Silivri’deydik ve Türkiye’ye hallaç pamuğu gibi attık. Yani getirilen anayasa budur. Türksüz bir anayasa, Türk milletsiz bir anayasa getiriyorlar dedik. 64 maddenin esası bu.
“Mantık olarak da perişan bir anayasaydı. Vatandaşlar vatandaştır. Peki bu vatandaşta kimliği yok mu bu adamın ya? Bu adamın bir adresi yok mu? Cebinde taşıdığı bir nüfus kağıdı yok mu? Bunun bir kökü, şeceresi, bilmem nesi yok mu? Türk değil mi bu vatandaş? Türkiye’deki bütün insanları eşitleyen kavram Türk olmak değil mi? Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran Türk milletine değil mi? Türkiye halkına Türk milleti denir. O Türk milleti olmak bizi eşitliyor. Kürdümüz de, Alevimiz, Sünnimiz de, etnik olarak Türk kökenli de, hepsi nedir? Türk kavramında eşitleniyor. Bizi eşitleyen kavram…
‘TÜRK MİLLETİ İZİN VERMEZ’
“Almanya’da Alman var, Fransa’da Fransız var ama Türkiye’de Türk yok. Öyle bir anayasa getirmeye kalktılar. Şimdi onu hortlatmaya kalkıyor. Amerika’nın Türkiye’nin önüne koyduğu, dayattığı anayasayı Sayın Numan Kurtulmuş hortlatmaya kalkıyor. Ben buradan Sayın Cumhurbaşkanımıza soruyorum. Siz Numan Kurtulmuş’la 2010’lu yıllarda Cumhuriyet Halk Partisi ile ve PKK’nın temsilcileriyle falan anlaştığınız 64 maddeyle mi bu işe başlayacaksınız? Bu anayasayı yapamazsınız. Böyle bir gücünüz yok Sayın Cumhurbaşkanım, siz Türk milletini bu anayasadan çıkartamazsınız. Siz Türklüğü bu vatandaşlık tanımından çıkartamazsınız. Ve Türkiye’yi ondan sonra böyle Amerika’nın dayattığı özellikler, federasyonlar, şunlar bunlar oraya doğru sürükleyen yollara giremezsiniz. Buna Türk milleti de izin vermez. Vatan Partisi de izin vermez. Türkiye’nin bağımsızlığından, bütünlüğünden sorumlu olan hiçbir kuvvet buna izin vermez. Onun için nafiledir bu girişiminiz.
‘GÖĞSÜMÜZÜ SİPER EDERİZ’
“Burada göğsümüzü buna siper ederiz. Ve bu girişimizi yerle bir ederiz. Burada açıkça söylüyorum. O 64 maddeyi onun için bir daha hiç dile getirmeyin. Türkiye yeni bir anayasa yapabilir. O da nedir? Vatan Partisi’nin hazırladığı üretim devriminin anayasası. Yani üretenlerin baş tacı olduğu bir anayasa yapabilir.
“Türk milletini anayasadan çıkartmakla CHP ile berabersiniz, hatta CHP’ye 2010 yıllarındaki o beraberliğinizi hatırlatıyorsunuz. Hatta diyor ki ondan daha da böyle devam edebiliriz diyor. Böyle bir insan yani Türk milletini anayasadan çıkartmaya yönelik 64 maddeye gönderme yapan bir insan Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı olamaz. O, Amerika Birleşik Devletleri’nin projesinde istediği görevi alabilir. Zaten o proje görevlisi olarak kendisini taktip etmiş oluyor ama Türk kavramını vatandaşlıktan çıkartan, Türk milletini anayasadan çıkartan ve buna bağlı olarak Amerika Birleşik Devletleri’nin Türkiye’ye dayattığı Türkiye’yi bölme anayasasıdır. Bunu savunan bir şahıs Kesinlikle Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı olamaz.
‘İSTİFAYA DAVET EDİYORUM’
“Onu istifaya davet ediyorum. Ve istifa ettireceğiz ona. O orada kalamayacak. Bütün Türk milletine söylüyorum. Ve Sayın Cumhurbaşkanımıza da buradan çağrıda bulunuyorum. Sayın Cumhurbaşkanımız sizin partinizin mensubu olan Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı o 64 maddeye göndermede bulundu. O anayasayı yapacağız hatta onu daha da genişleteceğiz buna dayanarak dedi. O şahıs orada kaldığı sürece Cumhurbaşkanı olarak siz de sorumlusunuz. O şahıs orada kalamaz. AK Parti’ye Milliyetçi Hareket Partisi’ne buradan sesleniyorum. O Numan Kurtulmuş 64 maddeye yani Türk milletinin anayasadan çıkartılmasına Türk kavramının vatandaşlık maddesinden çıkartılmasına ve ona bağlı Amerika’nın Türkiye’ye dayattığı anayasaya gönderme yapan ve bunu bir başlangıç olarak kabul eden şahıs O makamda kaldığı sürece Türkiye Büyük Milletvekili Başkanlığını Amerika adına işgal ettiği sürece hepiniz sorumlusunuz. Başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere ve Devlet Bahçeli’ve bütün AK Parti milletvekilleri ve bütün MHP milletvekilleri ve bütün AK Parti camiası ve bütün MHP camiası sorumludur. Siz CHP ile ortaklığınızı anayasa düzleminde ilan ediyorsunuz. Türkiye’yi bölme düzleminde Türk milletini tasfiye etme düzleminde CHP ile beraberliğinizi ilan ediyorsunuz. O zaman neyiniz kaldı? Niçin CHP’yle falan itişip kakışıyorsunuz?”